16 Şubat 2012 Perşembe

Halka tatlısı, bağlar mı hayatları?

Malumunuz iki gün önce meşhuuur sevgililer günü idi. Bendeniz, sevgilisi varken bu günü kutlayıp çiçek böcek alınması fikrini destekleyen, sevdiceği olmayınca da öfkeden kudurup kıskançlık krizine giren, niye kutluyorlar bu anlamsız günü diyerek çamur atan bir insan olmadım hiç. Külliyen karşıyım kutlanmasına, her koşulda... Çünkü sembolleştirmeye karşıyım değerleri, ondandır maruzatım!

Bahsi geçen günde ofisten çalışma arkadaşım, Ankara Beşevler'de, eve dönüş yolunda, gördüğü insan yığını/kuyruk ile irkildiğini söyledi. Lapa lapa yağan karın altında, dakikalarca beklemek zorunda kalan insanların klasik doğalgaz alabilmek için sıraya girdiğini düşünmüş. Biraz daha dikkatle bakınca, bekleyenlerin hepsinin erkek olduğunu fark etmiş ve o anda kuyruğun bir çiçekçinin önünde uzayageldiğinin ayırdına varmış! Hepsi "görev aşkıyla" orada beklemekteler tabi, zira sevdiceklerine bir buket çiçekle gitmeyen, kendini göz göre göre giyotinin keskin ve soğuk çeliğini deneyimlemeye bırakacaktır (teşbihte hata olmaz), tartışılmaz...

Tam bunları düşünerek eve geldiğimde, karşı komşum kapımı çaldı ve elinde bir tabak halka tatlısı ile geldi. Bilen bilir, sokakların tatlısıdır kendisi, ucuzdur, hızlıca bir kağıda sarılıp hemen tüketilmeye hazır olması sebebiyle çatal bıçak gerektirmeksizin yenmesi işlevselliğini ortaya çıkarır. Komşum sevgililer günü hediyesini benimle paylaşmak istediğini söyleyince ayrıca mutlu oldum. Birkaç nedeni var tabi mutluluğumun:

1. Yalnızlığıma ortak oldu, daha ne olsun:)
2. Eşim bana koca bir buket çiçek almış ya da ofıs arkadaşlarımı bir bir çatlatacak kadar güzel bir demet çiçek gönderdi eşim işyerime gibi replikler duymadığım için çok mutlu oldum,
3. Kocası eşinin halka tatlısını çok sevdiğini bildiği için, gidip yaşadığımız muhitte öncelikle bir fizibilite çalışması yapmış, piyasayı araştırmış en tazesini, en güzelini 14 Şubat'ta nereden bulurum da alırım diye. Burada bir parantez açmak lazım tabi, sokak tatlısı dedik, sokakta bulunur alınır ne araştırması diye düşünebilirsiniz lakin Ankara'nın görece elitist semtlerinden birinde yaşadığımız için sokakta bulunmuyor:)

Kısaca emek harcamış, kafa yormuş, araştırmış ve hedefine ulaşmış! Soğukta, sürüye uyup bir demet çiçek için bekleyeceğine, halka tatlısı ile eşinin yüzünde GÜLLER açtırmış, yetmemiş dolaylı yoldan komşusunun da sevgililer gününü kutlamış, onun da ağızına bir parmak bal çalmış. (Komşusu yalnızken, sevdicekleriyle keyif yapan bizden değildir buyurulmuştur:))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder